Yatırımcının Korunmasına İlişkin Esaslar
Sermaye piyasası, hisse senetleri, tahviller, yatırım fonları gibi yatırım araçları aracılığıyla şirketlerin finansman ihtiyaçlarının karşılandığı piyasalardır. Bu piyasalarda faaliyet gösteren şirketler, yatırımcılardan aldıkları sermaye karşılığında hisse senetleri veya tahviller gibi borçlanma araçları çıkarırlar. Sermaye piyasası hukuku ise bu piyasalardaki faaliyetleri düzenleyen hukuk dalıdır.
Yatırımcıların sermaye piyasasında korunması, hukuki açıdan son derece önemlidir. Çünkü yatırımcılar, sermaye piyasalarına yatırım yaparak hem şirketlerin finansmanına katkıda bulunurlar hem de kendi yatırımlarını büyütmeyi amaçlarlar. Ancak sermaye piyasaları, yüksek risk içeren bir yatırım alanıdır ve yatırımcıların haklarının korunması konusunda sıkı tedbirler alınması gereklidir.
Bu nedenle, sermaye piyasası hukuku kapsamında, yatırımcıların korunmasına ilişkin esaslar belirlenmiştir. Bu esaslar arasında, yatırımcıların bilgilendirilmesi, piyasaların şeffaf ve adil işlemesi, yatırım danışmanlığı, yetkilendirilmiş kuruluşların faaliyetleri, sorumlulukların belirlenmesi gibi konular yer almaktadır.
Sermaye piyasası hukuku kapsamında yatırımcıların korunmasına yönelik ilkelerden biri, yatırımcıların bilgilendirilmesidir. Bu kapsamda, şirketlerin yatırımcılara faaliyetlerine ilişkin bilgi vermeleri zorunludur. Bilgi paylaşımı, kamuya açıklama yoluyla gerçekleştirilir ve yatırımcıların doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesi sağlanır. Böylece, yatırımcılar, riskleri ve getirileri hakkında doğru bir karar verebilirler.
Sermaye piyasası hukuku ayrıca, piyasaların şeffaf ve adil işlemesi prensibini benimser. Bu prensibe göre, tüm yatırımcıların eşit koşullarda işlem yapabilmeleri sağlanır. Yatırımcıların haklarının korunması açısından, şirketlerin yönetim kurulları, çalışanları ve bağımsız denetçiler gibi kişilerin, iç işleyişleri hakkında doğru ve şeffaf bilgi paylaşmaları gerekmektedir.
Yatırımcıların korunması amacıyla, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından çeşitli düzenlemeler yapılmaktadır. Bu düzenlemeler, yatırımcıların haklarını korumaya ve yatırım işlemlerinin şeffaf ve adil bir şekilde gerçekleşmesine yardımcı olmaktadır.
Öncelikle, yatırımcıların bilgilendirilmesi önemlidir. Bu nedenle, şirketlerin kamuyu aydınlatma yükümlülükleri vardır. Şirketler, faaliyetleri hakkında doğru, tam ve zamanında bilgi vermekle yükümlüdürler. Bu bilgiler, yatırımcıların kararlarını vermesinde ve riskleri öngörmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
Ayrıca, SPK tarafından yatırımcıların korunması için çeşitli düzenlemeler yapılmaktadır. Bu düzenlemeler arasında, yatırımcıların haklarını koruyan ve yatırım işlemlerinin şeffaf ve adil bir şekilde gerçekleşmesine yardımcı olan Kurumsal Yönetim İlkeleri, İzahname ve Prospektüs düzenlemeleri, iç denetim sistemi, risk yönetimi ve bağımsız denetim yer almaktadır.
Kurumsal Yönetim İlkeleri, şirketlerin yönetiminde şeffaflığı, hesap verilebilirliği, sorumluluk ve adaleti sağlamayı amaçlamaktadır. Bu ilkelere uyum, yatırımcıların şirketlere güven duymasına ve yatırım yapmalarına yardımcı olmaktadır. İzahname ve Prospektüs düzenlemeleri ise, yatırımcılara yatırım yapacakları şirketler hakkında doğru, tam ve anlaşılır bilgiler sağlamaktadır.
İç denetim sistemi, şirketlerin faaliyetleri hakkında doğru ve zamanında bilgi alınmasını ve risklerin öngörülmesini sağlamaktadır. Risk yönetimi, şirketlerin faaliyetlerinde ortaya çıkabilecek riskleri öngörmek ve bu riskleri minimize etmek için çeşitli stratejiler geliştirmelerine yardımcı olmaktadır. Bağımsız denetim ise, şirketlerin hesaplarının doğru ve güvenilir olduğunu doğrulamaktadır.
SPK ayrıca, yatırımcıların mağduriyetlerinin giderilmesi için çeşitli mekanizmalar oluşturmuştur.
Sermaye piyasası hukuku kapsamında yatırımcıların korunması için atılan bir diğer adım da denetleme mekanizmalarının güçlendirilmesi ve denetimlerin sıkılaştırılmasıdır.
Bu kapsamda, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yürütülen denetim faaliyetleri ile piyasada işlem yapan kurum ve kuruluşların faaliyetleri yakından takip edilmektedir. SPK’nın denetim faaliyetleri aracılık faaliyetlerinin lisanslama sürecinde başlamaktadır. SPK, aracı kurumların lisans başvurularını ve faaliyetleri izlemektedir. Bunun yanı sıra, yatırımcıların şikayetleri de SPK tarafından dikkate alınmaktadır.
Ayrıca, SPK tarafından yayımlanan yönetmelikler ve tebliğler ile yatırımcıların korunmasına yönelik düzenlemeler yapılmaktadır. Örneğin, “Yatırımcıların Korunması Hakkında Tebliğ” yatırımcıların haklarını korumaya yönelik olarak düzenlenmiştir. Bu tebliğde, aracı kurumların yatırımcıları bilgilendirme yükümlülükleri, yatırım danışmanlığı faaliyetleri, risk bildirimleri ve müşteri şikayetlerinin ele alınması gibi konular ele alınmaktadır.
Bunun yanı sıra, SPK’nın yürüttüğü eğitim faaliyetleri de yatırımcıların bilgi düzeylerinin artırılmasına yöneliktir. SPK, yatırımcıların piyasalarda doğru kararlar almaları için gerekli olan bilgi ve tecrübeyi kazanmalarını amaçlamaktadır. Bu kapsamda, SPK tarafından düzenlenen seminerler, eğitimler ve yayınlar yoluyla yatırımcıların bilgi düzeylerinin artırılması hedeflenmektedir.
Sonuç olarak, sermaye piyasası hukuku yatırımcıların korunmasına yönelik olarak çeşitli düzenlemeler içermektedir. Bu düzenlemeler aracılık faaliyetlerinin lisanslama sürecinden başlayarak, yatırımcıların bilgilendirilmesi ve eğitim faaliyetlerine kadar çeşitli alanları kapsamaktadır. Yatırımcılar, bu düzenlemeler sayesinde piyasalarda daha bilinçli ve güvenli bir şekilde işlem yapabilmektedirler.
Ekin Hukuk Bürosu olarak alanında uzman avukat kadromuzla dava ve işlemlerinizi takip edebilmemiz için bizimle iletişim kurabilirsiniz.
Av. Ahmet EKİN & Şevval Asude DOĞAN