İlamlı Takip Nedir?
Elinde ilam niteliğinde belge olan ya da bir mahkeme kararı sonucu lehine karar verilen kişinin mahkeme ilamının yerine getirilmesi için başvurduğu takip yoludur. Para veya teminat dışındaki alacaklar için doğrudan icra takibi başlatılamadığından alacaklı önce yargıya başvurarak mahkeme kararı almaktadır. Verilen bu mahkeme kararı sonucu lehine ilam alan alacaklı, alacağı için icra takibi başlatabilme hakkına sahip olur.
Elinde lehine ilam olan alacaklı ilamlı takip başlatabileceği gibi ilamsız icra takibi de başlatabilmektedir. Fakat ilamsız icrada borçlu takibi daha rahat durdurabildiği için elinde ilam olan alacaklılar bu takip yoluna başvurmaktadırlar.
Koşulları
İlam
Mahkeme kararının iki taraftan her birine verilen mühürlü örneklerine ilam denmektedir.(HMK m.301/2)
İlama konu olan kararlar şu şekildedir:
- Hukuk Mahkemesi ilamları
- Ceza Mahkemesi ilamları tazminat ve yargılama giderlerine ilişkin kısımları
- Tam yargı davası sonucu verilmiş olan idari yargı merci ilamları
- Sayıştay ilamları
- Hakem kararları
- 3533 sayılı Mecburi Tahkim Kanunu’na göre hakemlerin kararları
- Hakm-dispeççi kararları
- Usulüne göre tenfiz kararı verilmiş olan yabancı mahkeme ilamları
Bu belirtilen ilamlar sadece eda hükmü içerdiği takdirde icra takibine konu olabilirler.
İlam Niteliğindeki Belgeler
Mahkeme sonucu verilmemesine karşı takip hukukunda mahkeme kararı niteliğinde sonuç doğuran belgelere denmektedir. İİK m.38 kanun hükmü çerçevesinde düzenlenmiştir.
İlam mahiyetini haiz belgeler
Madde 38 –Mahkeme huzurunda yapılan sulhlar, kabuller ve para borcu ikrarını havi re’sen tanzim edilen noter senetleri, istinaf ve temyiz kefaletnameleri ile icra dairesindeki kefaletler, ilamların icrası hakkındaki
hükümlere tabidir. Bu maddedeki icra kefaletleri müteselsil kefalet hükmündedir.
İlamlı İcrada Yetki
İİK m.34 kanun hükmü çerçevesince ilamların icrası her icra dairesinden talep edilebilmektedir. Alacaklı yerleşim yerini değiştirirse takibin yeni yerleşim yerini icra dairesine havalesini isteyebilir.
Takibin Aşamaları
Takip Talebi
Alacaklı elindeki ilamı icra dairesine vererek takip talebinde bulunmaktadır.(İİK m.35)
Takibin başlaması :
Madde 35 – Takip, ilamın icra dairesine tevdii ile başlar. İsteyen alacaklıya kayıt numarasını mübeyyin bedava ve pulsuz bir ilmühaber verilir.
İİK m.58 Takip talebinin içinde bulunması gerekenler bu takip talebi için de geçerlidir. Usulüne uygun olarak doldurulan ilamlı icra takip talebine takibe esas olan ilam ya da ilam niteliğindeki belgenin tarihi numarası ve özeti yazılır. Daha sonra hazırlanan takip talebi ilam ya da ilam niteliğindeki belgeyle birlikte icra dairesine verilir. (İİK m.35,c.1)
Söz konusu alacak eğer para alacağına ilişkinse alacaklı diğer takip taleplerinden farklı olarak hangi takip yolunu seçtiğini bildirmesi gerekmez. Ödeme süresi geçtikten ve borçlunun hala ödeme yapmaması durumunda takibin kesinleşmesiyle birlikte takip yollarından birini seçer. (İİK m.37)
Haciz veya iflas istemek yetkisi :
Madde 37 – İcra emrinde yazılı müddet geçtiği halde borcunu ödemeyenlerin malları haciz olunur yahut borçlu iflasa tabi eşhastan olup da alacaklı isterse yetkili ticaret mahkemesince iflasına karar verilir.
İcra Emri
Para borcuna veya teminat verilmesine ilişkin olan ilam veya ilam niteliğindeki belgenin takip talebiyle birlikte icra dairesine verilmesiyle icra dairesi tarafından borçlu hakkında icra emri düzenlenir. Düzenlediği bu icra emrini borçluya teslim etmek üzere tebliğe çıkartır.
Bu ödeme emrinin içerisinde İİK m.24’tebulunan unsurlara ek olarak
İİK m-32
‘Hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir ve nihayet yedi gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez veya hükmolunan teminat verilmezse icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadesi muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmedikçe cebri icra yapılacağı ve bu müddet içinde 74 üncü madde mucibince mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapis ile tazyik olunacağı, mal beyanında bulunmaz veya hakikate muhalif beyanda bulunursa hapis ile cezalandırılacağı ihtar edilir.’
İcra müdürü takip talebini aldıktan sonra ek olarak verilen ilam veya ilam niteliğindeki belgenin kontrolünü kendiliğinden inceler.
İcranın Durdurulması (Tehiri İcra) Nasıl Olur?
İcranın durdurulması icra dairesine başvurarak gerçekleşmemektedir. Borçlu takibi durdurmak istiyorsa bunun için takibe dayanak olanın ilama karşı üst mahkeme yoluna başvurması gerekmektedir. Başvurduğu üst mahkeme tarafından icranın durdurulması kararı verilir. Bu kadar icranın durmasını, bir sonraki işleme geçmesini engellemektedir.
İlama karşı istinaf ve temyiz yoluna başvuran borçlunun ilamlı icra takibini durdurabilmesi için belirli bir teminatı yatırdıktan sonra BAM ya da Yargıtay’dan icranın durdurulması kararı alması gerekmektedir. İcra dairesi tarafından teminat yatırıldıktan sonra bu kararı alması için kendisine uygun bir süre verilir
İcranın Durdurulmasının Şartları Nelerdir?
- Öncelikle bir ilam söz konusu olmalıdır ve alacaklı bu ilama dayanarak icra takibi başlatmış olmalıdır.(İİK m.36)
- İlk derece mahkemesi kararının istinaf edilmiş olması gerekmektedir.
- Yapılan başvurunun tehiri icra (icranın durdurulması ) istemli yapılması gerekmektedir.
- Kural olarak borçlunun teminat göstermesi gerekmektedir.
- Borçlunun icra müdürlüğüne başvurarak icranın durdurulması hakkında bir karar getirilinceye kadar kendisine uygun bir süre verilmesini istemesi gerekmektedir.
Tehiri icra Kararı Nedir ve Nasıl Alınır?
İlam sonucu borçlu sıfatına düşen kişi karara itiraz edip Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunur. Alacaklı mahkeme kararının kendisine tebliğ edilmesiyle, temyiz kararının çıkmasını beklemeden mahkemeden aldığı ödeme ilamıyla borçlu hakkında icra takibi başlatabilir. Alacaklının İlamlı icra takip talebine ilamın konulmasıyla icra dairesi borçluya icra emri gönderir. Borçlu temyiz sonuçlanana kadar bu süreçte icra takibini durdurmak isterse hakkında başlatılan icra emrine karşı itiraz yoluna başvuramaz. Borçlu icra emrine karşı sadece icranın geri bırakılması yoluna başvurabilir. İcranın geri bırakılması diğer adıyla Tehir-i İcradır. Tehir-i icra kararını verecek mercii Yargıtay olduğu için borçlu Yargıtay’a temyiz dilekçesini mutlaka tehir-i icra talepli sunmalıdır.
Borçlu icrayı durdurmak için tehiri-i icra talepli başvurusunu Yargıtay’a sunduktan sonra mahkemeden verilen derkenarı, yani icranın geri bırakılması talebinin olduğunu, bunu Yargıtay’a sunduğunu mahkemenin bunu onayladığını kanıtlayan belgeyi alıp icra dosyasına talep açarak eklemelidir.
Derkenarı icra dosyasına sunduktan sonra Yargıtay’dan tehir-i icra kararını alabilmesi için borçlu icra müdürüne alacağın tamamı kadar bir teminat verir. Bu teminat nakit olabileceği gibi taşınır ya da taşınmaz mallar da olabilir. İcra mahkemesi bu teminatı onayladıktan sonra borçluya, bölge adliye mahkemesinden veya Yargıtay’dan icranın durdurulması kararı alabilmesi için uygun bir süre verir. Bu süreyi gösteren belgeye mehil vesikası denmektedir. Bu süre ancak zorunluluk durumunda uzatılabilir. Mehil vesikası süresi zarfında borçlu, mahkemeden aldığı tehir-i icra kararını icra müdürlüğüne sunmasıyla Yargıtay’ın temyiz kararı sonuçlanana kadar ilamın icrası durur. Eğer borçlu mehil vesikası süresi zarfında tehir-i icra kararını getirmezse alacaklı verilen teminattan alacağını tahsil edebilir.
Madde 36
İlâma karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehini veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehini veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay’dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. Bu süre ancak zorunluluk hâlinde uzatılabilir.
İcranın Geri Bırakılması Nedir?
İcranın geri bırakılması, ilamlı icra takibinde borçlunun takibi durdurmak, ilerlemesini engellemek amacıyla başvurduğu yoldur.
İcra emrini teslim alan borçlunun bu takibe itiraz ederek karşı koyması mümkün değildir. Bu sebeple borçlunun başvurabileceği tek yol icranın geri bırakılması yoludur.
Türleri
İcra Emrinin Tebliğinden Önceki Nedene Dayanma
Borçlu hükmün verildiği tarihten sonra, sadece ödeme emrinin tebliğinden önceki bir dönemde ilam konusu borcun;
- İtfa edilmiş,
- zamanaşımına uğramış veya
- ertelenmiş olduğunu
İleri sürerek icra emrinin kendisine tebliğinden itibaren YEDİ GÜN içerisinde bu sebeplere dayanarak İcra Mahkemesinden icranın geri bırakılmasını talep etmelidir.(İİK m.33)
İcranın Geri Bırakılması
Madde 33 – İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır
İtfaya (Borcun Sona Ermesi) Öne Sürerek İtiraz Etmesi
Eğer borçlu kendisine teslim edilen icra emrindeki borcu tebliğden önce ödediğini ileri sürüyorsa bu itiraz yoluna başvurmalıdır. Bu itirazını ödediğini kanıtlayan ve mahkeme önünde alacaklı tarafından ikrar edilmiş olan belgelerle İcra Mahkemesine ispat etme yükümlülüğü altına girmektedir.(İİK m.33/1) Borçlunun itirazı İcra Mahkemesi tarafından reddedilirse zaten durmamış olan icra takibine devam edilir.
İmhale (Borcu Ödeyeceği Sürenin Ertelenmesi) İleri Sürerek İtiraz Etmesi
Eğer borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğ edilmeden önceki sürede alacaklın tarafından takibe konu olan borç için kendisine ödeme süresi verildiğini öne sürüyorsa, bunu resmi merci önünde alacaklı tarafından ikrar edilmiş kanıtlı belgeyle birlikte İcra Mahkemesine sunmak zorundadır. (İİK m.33/1)
Borçlunun talebi İcra Mahkemesi tarafından kabul edilirse borçlu kendisine verilen erteleme süresinin ne kadar olduğunu mahkemeye bildirmek zorundadır.
Borcun Zaman Aşımına Uğradığını Öne Sürerek İtiraz Etmesi
İlama dayanan takip , son işlem tarihinin üzerinden ON YIL geçmesiyle birlikte zamanaşımına uğramaktadır.(İİK m.39/1)
Zamanaşımı :
Madde 39 – İlama müstenit takip, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar. Noter senedine müstenit takip, senedin mahiyetine göre borçlar veya ticaret kanunlarında muayyen olan zamanaşımlarına tabidir.
Bu kuralın bazı istisnaları mevcuttur;
Taşınmazın mülkiyetine ve taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin ilamlar ile kişiler ve aile hukukuna ilişkin hükümler zamanaşımına uğramaz.
Borçlu eğer bu yola başvurarak itiraz ediyorsa diğer yollarda olduğu gibi Mahkemeye ispat için belge sunmasına gerek yoktur. Çünkü borcun zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ilam veya ilam niteliğindeki belgeye bakarak anlaşılabilmektedir. (İİK m.39,33a/1)
Eğer borçlunun zamanaşımına itirazı İcra Mahkemesi tarafından kabul edilirse alacaklı bu karara itirazını YEDİ GÜN içinde zamanaşımının gerçekleşmediğini ispat için genel mahkemelerde dava açma hakkına sahiptir. Aksi halde ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm oluşturmaktadır. (İİK m.33.a/2)
İlamın zamanaşımına uğradığı iddiası :
Madde 33/a – Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vakı olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder.
İcra Emrinin Tebliğinden Sonraki Nedene Dayanma
Borçlu aleyhine başlatılan icra takibinde ilam konusu borcun itfa edildiğini, zamanaşımına uğradığını veya alacaklı tarafından kendisine borcu ödemesi için süre verildiğini ileri sürerse belirli bir süreye bağlı olmaksızın her zaman İcra Mahkemesi tarafından icranın geri bırakılması kararını isteyebilir.
Borçlu aleyhine başlatılan icra takibinin başlamasından sonra yukarıda sayılan sebeplerden itfa ve süre verildiği nedenlerine dayanarak borca itiraz etmişse bu itirazını noterlikçe kendiliğinden düzenlenmiş veya onaylanmış belge ya da icra tutanağı ile (İİK m.33/2) , zamanaşımı nedenini ise takip dosyasını ileri sürerek ispat edebilir.(İİK m.33a,39)
İcranın İadesi
Haksız icra takibi nedeniyle ödenen paranın geri alınması işlemlerine icranın iadesi denmektedir.İcranın iadesi, icra takibi süresi içerisinde yapılmış olan cebri icra işlemlerinin tamamen veya kısmen ve icra takibinin hukuksal sonuçlarını ortadan kaldıran bir işlemdir.
Sadece ilamlı icra takiplerinde geçerli olup ilamsız takiplerde icranın iadesi yoktur.
İcranın İadesinin İşleyiş Süreci Nasıldır?
İcrası Durdurulmamış Bir İlamın Bam’da Kaldırılması
Veya Yargıtayda Bozulması
Borçlu eğer aleyhine başlatılan ilamlı icra takibi için icranın durdurulması kararı almamışsa hakkında başlatılan icra takibi devam eder. Takibin dayandığı ilam BAM tarafından kaldırılırsa ya da Yargıtay’da bozulursa icra işlemleri olduğu yerde durmaktadır. (İİK m.40/1)
İcranın iadesi :
Madde 40 –Bir ilâmın bölge adliye mahkemesince kaldırılması veya temyizen bozulması icra muamelelerini olduğu yerde durdurur.
İcra takibi durdurulmadığı için ilamın ortadan kalkması durumunda icra takip işlemleri iptal olmaz sadece dayanak ilamın icrasını durdurur. Kendisinden önce yapılan işlemlerin geçerliliğini etkilememektedir.
Mahkemenin Bozma Kararına Uyması Ve Kararın Kesinleşmesi
Takibe dayanak olan ilam kaldırılırsa ya da bozulmuşsa icra olduğu yerde durmaktadır.(İİK m.40/1)
İcra takibinin durması icra iadesi işlemi anlamına gelmemektedir. İadesinin gerçekleşmesi için Mahkemenin bozma kararına uyması ve bu karar doğrultusunda yeni bir karar verip bu yeni kararı usulüne uygun olarak kesinleştirmesi gerekmektedir. Bu işlemler sonucunda borçlunun borcu olmadığı kanaatı ilamla saptanırsa icranın iadesi olunur. (İİK m40/2)
İİK m.40/2
Bir ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye mahkemesince kaldırılır veya yeniden esas hakkında karar verilir ya da Yargıtayca bozulup da aleyhine icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski hâline iade olunur.
Alcaklıya Verilen Para Veya Mallarının Geri Alınması
İcranın iadesi İcra Müdürü tarafından sağlanmaktadır. İcra dairesinin ilamlı icra takibi sonucu alacaklıya ödemiş olduğu para veya teslim ettiği mal, tamamen veya duruma göre kısmen geri alınarak borçluya verilir. Alacaklı borçludan haksız olarak aldığı parayı isteyerek vermezse zorla kendisinden alınır.(İİK m.40/2)
İcranın iadesi işleminde üçüncü kişilerin iyi niyetleri korunur.(İİK m.40/3)
İlamların İcrası Nasıl Gerçekleşir
Para Ve Teminat Verilmesi Hakkındaki İlamların İcrası
İcra İflas Kanunu madde.32 de açıkça düzenlendiği üzere, para borcuna veya teminat verilmesine ilişkin olan ilamın icra dairesine verilmesiyle icra müdürü borçluya icra emri gönderir. Borçlu bu icra emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde borcunun tamamını öderse takip sona erer.
Eğer borçlu 7 günlük süre zarfında hem borcunu ödemezse hem de tehir-i icra kararı getirmezse alacaklının talebi ile icra takibi devam eder. Takibin devam etmesi üzerine alacaklının ilgili kanun maddesindeki yollardan birini seçmesi mümkündür. (İKK m.37)
Madde 37
İcra emrinde yazılı müddet geçtiği halde borcunu ödemiyenlerin malları haczolunur yahut borçlu iflasa tabi eşhastan olupta alacaklı isterse yetkili ticaret mahkemesince iflasına karar verilir.
Para Ve Teminat Dışındaki İlamların İcrası
Para ve teminat dışındaki borçlarla ilgili ilamlarda borçluya icra emri tebliğ edildikten sonra borçlu bu icra emrini yerine getirebilir veya icranın geri bırakılması yoluna başvurabilir. Borçlu icra emrinin kendisine tebliğden itibaren 7 gün içinde yerine getirmelidir. Borçlu süresi içinde icra emrini yerine getirmezse icra emrinin gereği zorla yerine getirilir.
Kanunda bazı durumlarda icra emrine uymayan borçlunun ayrıca cezalandırmasını düzenlenmiştir.
Madde 30
İlam, bir işin yapılmamasına mütedair olduğu takdirde icra dairesi tarafından ilamın hükmü borçluya aynı müddetli bir emirle tebliğ olunur.Bu emirde ilam hükmüne muhalefetin 343 üncü maddedeki cezayı müstelzim olduğu yazılır.
Kanunda öngörülen ve yerine getirilmediği takdirde borçlunun cezalandırılabileceği ilamlar:
- Taşınır teslimine ilişkin ilamların icrası (İİK m.24/1)
- Taşınmaz tahliye ve teslimine ilişkin icralar(İİK m.28/1-2)
- Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilamın icrası (İİK m.25/1-2)
- Nafakaya ilişkin ilamların icrası
- Bir işin yapılmasına veya yapılmamasına ilişkin olan ilamların icrası (İİK m.30/1-2)
- İrtifak haklarıyla gemi üzerindeki intifa haklarına ilişkin ilamların icrası (İİK m.31-m.24)
- Gemilere ve bununla ilgili ayni haklara ilişkin ilamların icrası (İİK m.31/a-/a-2,a-3,a-5,a-7,a-8)
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Mervenur ÖZKAN