İflas Yolları Nelerdir?
İflas yolları, iflasa tabi borçlu için iflas kararı verilebilmesi açısından izlenmesi gereken yoldur. Üçe ayrılmaktadır;
- Takipli İflas
- Takipsiz İflas
- Terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi
Takipli İflas Nedir?
Takipli iflas yolu, borçlunun iflasına karar verilebilmesi için icra dairesinde bir iflas takibi başlatılması zorunlu ise başlatılan bu takip takipli iflas yoludur. Borçlunun iflasına karar verilebilmesi için öncelikle alacaklı tarafından İcra Dairesine takip talebi verilmesi, verilen bu takip talebi sonucu İcra Müdürlüğü tarafından borçluya bir ödeme emrinin gönderilmesi gerekmektedir.
Takipli iflas yolu da kendi arasında ikiye ayrılmaktadır;
- Genel İflas Yolu
- Kambiyo senetlerine özgü iflas yolu
Genel (Adi) İflas Yoluyla Takip
Genel iflas yoluyla takipte iflasa tabi bir borçluya karşı başvurulabilen bir iflas yoludur. Takibe başlanılabilmesi için alacağın para veya teminat alacağı olması dışında herhangi bir şart ya da belge zorunluluğu aranmamaktadır.
Genel iflas yoluyla takipte de önce rehine başvurma kuralı geçerlidir. Yani alacağı rehinle güvence altına alınmış ve borçlusu iflasa tabi bir borçlu olan alacaklı önce rehin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlar. Rehni paraya çevrilmesi sonucu alacağı karşılanmazsa eğer geri kalan kısım için bu yola başvurabilmektedir. (İİK m.45/1) Önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yoluna başvurmadan bu yola başvuramaz.
Takip Talebi
Bu yola başvuran alacaklının öncelikle İİK m.58 çerçevesinde takip talebi hazırlaması gerekmektedir. Doldurduğu bu takip talebinde borçlusu hakkında iflas kararı istediğini açıkça belirtmek zorundadır. (İİK m.58/b.5)
Takip talebinin içeriği İİK m.58 çerçevesinde düzenlenmiştir.
İcra Dairesi alacaklının talebinde iflas yoluna başvurduğunu belirtmezse ve icra dairesi kendiliğinden borçluya bu şekilde ödeme emri gönderirse şikayet üzerine ödeme emri iptal edilir.
Alacaklı tarafından usulüne uygun olarak hazırlanan takip talebi sözlü veya yazılı olarak İcra Dairesine verilir.
Ödeme Emri
Alacaklının takip talebini İcra Dairesine vermesiyle birlikte icra dairesi tarafından ödeme emri hazırlanır. Bu ödeme emrinin içeriğinde takip talebindeki kayıtlar, konkordato teklif edilebileceği, borçlunun borcunu YEDİ GÜN içerisinde ödemesi gerektiği aksi takdirde hakkında ticaret mahkemesinde iflas davası açılabileceği, itiraz edecekse bu itirazını YEDİ GÜN içerisinde gerçekleştirmesi gerektiği yer alır. Bu ödeme emrinde borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu ihtarı bulunmaz. Hazırlanan ödeme emri borçluya teslim edilmek üzere İcra Dairesi tarafından tebliğe çıkartılır.
Takibin Kesinleşmesi
Ödeme emrini teslim alan borçlu süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmezse takip kesinleşmiş olur. İtirazda bulunmayı borcunu ve takip masraflarını öderse hakkında başlatılmış olan takip son bulur. Eğer borçlu takip kesinleşir ve hala borcunu ödemezse alacaklı borçlu hakkında iflas davası açma hakkına sahiptir. (İİK m.156/1)
Madde 156 –
Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebilir.
Eğer borçlu kendisine teslim edilen ödeme emrine itiraz etmek isterse genel haciz yoluyla takibe itirazdan farklı olarak itirazını YEDİ GÜN İÇERİSİNDE MUTLAKA BİR DİLEKÇEYLE icra dairesine yapmalıdır. (İİK m.155)
Madde 155 – Borçlu iflas yoluyla takibe tabi şahıslardan olup da alacaklı isterse ödeme emrine yedi gün içinde borç ödenmediği takdirde alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsa bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edebileceği ilave olunur.
Borçlu yaptığı itirazında sebep belirtmek zorunda değildir. Sebep bildirse de bildirdiği sebeple bağlı değildir. Borçlunun ödeme emrine itiraz etmesiyle birlikte takip durur. (İİK m.156/f.3)
Madde 156 –
Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir
Alacaklı bu itirazı ortadan kaldırmak istiyorsa , duran takibe devam etmek istiyorsa İFLAS DAVASI açmak zorundadır. Bu takip yolunda itirazın kaldırılması için İcra Mahkemesine başvurulmaz. İflas davası açılmsı gerekmektedir.
İflas Davası
Alacaklı Borçlu eğer süresi içinde borcunu ödememiş, ödeme emrine itiraz etmemiş ve takip kesinleşmişse ya da borçlunun ödeme emrine itiraz etmişse itirazın kaldırılması için bu yola başvurur.
Alacaklı iflas davasını ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 1 YIL İÇİNDE açmak zorundadır. Bu süre hak düşürücü bir süredir. Eğer süresi içinde açılmazsa aynı takipte aynı borçlu için iflas davası açılamaz.(İİK m.156/f.4)
Madde 156 –İflas istemek hakkı ödeme emrinin tebliği tarihinden bir sene sonra düşer.
Eğer alacaklı iflas davasını geri alırsa 1 AY geçmeden bu davasını yenileyemez. (İİK m.157)
Talebin geri alınması ve yenilenmesi
Madde 157 – İflas talebini geri alan alacaklı bir ay geçmedikçe bu talebini yenileyemez.
İflas davası basit yargılama usulüne göre duruşmalı olarak görülür. (İİK m.158/2)
Eğer borçlu mazereti olmadan duruşmaya gelmezse taksiratlı müflis olarak sayılmaktadır. (İİK m.310,b.7) Her iki taraf da duruşmaya gelmezse dosya işlemden kaldırılır. (HMK m.150/1)
Alacaklının talebi üzerine iflas davasında ilk önce ticaret mahkemesi icra dairesinden takibe konu olan dosyayı getirtir. (İİK m.158)
Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ve takibin kesinleşmesi sonucu İflas davası açılmışsa alacaklı mahkemeden sadece borçlunun iflasına karar vermesi talebinde bulunabilir.(İİK m.156/f.1)
Eğer borçlunun ödeme emrine itirazı sonucu duran takibi devam ettirmek için bu davayı açan alacaklı mahkemeden iflas kararının yanında bir de takibe devam etme kararının alınmasını talep eder.(İİK m.156/f.3)
Madde 156 –
Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir.
İflas Davasının İncelemesi Ve Hükümleri Nelerdir?
Ticaret Mahkemesi takibe konu olan dosyayı icra dairesinden getirttikten sonra incelemeye başlar. İnceleme sırasında dosyadaki muhafaza tedbirlerinin gerekip gerekmediği konusu incelenir. Eğer borçlu ödeme emrine itiraz etmemişse, alacaklının talebi üzerine, mahkeme mutlaka bu tedbirlere karar vermeye mecburdur. (İİK m.159/f.1)
Madde 159 – İflas talebi halinde mahkeme, ilk önce alacaklıların menfaati için zaruri gördüğü bütün muhafaza tedbirlerini emredebilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemişse, alacaklının talebi üzerine, mahkeme mutlaka bu tedbirlere karar vermeye mecburdur. Bu emirler iflas dairesince yerine getirilir.
Mahkemenin yaptığı inceleme ödeme emrine itirazın olup olmadığına göre farklılık göstermektedir. Eğer borçlu ödeme emrine itiraz etmemişse mahkemenin inceleyeceği tek husus takibin kesinleşip kesinleşmediğidir. Borcun zamanaşımına uğrama konusu bir def’i olduğu için mahkeme bunu kendiliğinden inceleyemez tarafların ileri sürmesi gerekmektedir. Onun dışındaki huşuları re’sen inceler. Mahkemenin şekli incelemesi sonucu kararıyla takip kesinleşir.
Eğer borçlunun yaptığı itiraz sonucu iflas davası açılmışsa mahkeme öncelikle itirazın kaldırılması talebini incelemektedir. Borçlunun itirazı kabul görmezse mahkeme tarafından itirazı kaldırılır ve takip kesinleşir.
Dava Sonucu Takibin Kesinleşmesi İlanı
Mahkemenin kararıyla birlikte kesinleşen takip mahkeme ya da icra dairesi tarafından değil, iflas dairesi tarafından gerekli mercilere ilan edilir. İlan üzerine diğer alacaklılar dava kararına itiraz etmek isterlerse ON BEŞ GÜN içinde iflas gerekemeyen bir durum olduğunu ileri sürüp mahkemenin takip kesinleştirme kararına itiraz edebilirler. (İİK m.158/1)
Madde 158 –Alacaklının iflas takibi kesinleştiğinde l66.maddenin ikinci fıkrasındaki usulle ilan edilir. İflas talebinin ilanından itibaren on beş gün içinde diğer alacaklılar davaya müdahale veya itiraz ederek iflası gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek mahkemeden talebin reddini isteyebilirler.
Depo Kararı
İflas dairesinin takibin kesinleştiği ilanından sonra alacaklılarının itiraz etmemesi ya da itirazlarının yerinde görülmemesiyle birlikte Ticaret Mahkemesi bir depo kararı verir. Bu karar borçluya borcunu ödemesi için verilen son ek süredir. Kararın içeriğinde Mahkeme yedi gün içinde takip konusu borcun fâiz ve icra masraflarıyla birlikte borcun ödenmesini veya aynı miktarın mahkeme veznesine depo edilmesini, borçluya veya iflas davasında kendisini temsil etmiş olan vekiline, dava vicahta devam ediyorsa duruşmada, aksi takdirde Tebligat Kanunu hükümleri dairesinde yapılacak tebliğ ile emreder. (İİK m.158/2)
Depo kararı ara karar niteliğinde olup üst mahkemeye taşınamaz.
Borçlu bu depo kararından sonra gelip borcunu öderse mahkeme iflas davasının borcun ödenmesi sebebiyle reddine karar verir.
İflas Kararı
Ticaret Mahkemesinin borçlunun iflasına karar verilebilmesi için iki koşulun yerine gelmiş olması gerekmektedir.
BİRİNCİ KOŞUL: Borçlunun mahkemenin verdiği depo kararını süresi içerisinde yerine getirmemesi gerekmektedir. Depo emri kendisine tebliğ edilmeyen borçluya iflas kararı verilemez.
İKİNCİ KOŞUL: İİK m.160 hükmü çerçevesince iflas isteyen alacaklı ilk alacaklılar toplantısına kadar olan masraflardan sorumlu olduğundan masrafların alacaklı tarafından vezneye yatırılmış olması gerekmektedir.
Bu koşulların birlikte gerçekleşmesiyle birlikte mahkeme depo kararını verdikten sonra olan ilk oturumda borçlunun ifasına karar verebilir. (İİK m.158/2 c.son)
(İİK m.158/2 c.son)- Borçlu imtina ederse ilk oturumda iflasına karar verilir.
İflas kararına karşı kararın borçluya tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf yoluna başvurulabilir BAM kararına da borçluya tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde temyiz kararına başvurulabilir.
Kambiyo Senetlerine Özgü İflas Yoluyla Takip
Kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takipte alacaklının alacağı bir kambiyo senedine dayanıyorsa bu takip yoluna başvurulmaktadır. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibin iflas takibindeki halidir.
Bu takip yoluna başvurulabilmesi için alacaklının elinde bir kambiyo senedinin olması ve borçlunun da iflasa tabi bir kişi olması gerekmektedir.
Kambiyo senedi alacağı rehinle güvence altına alınmış ise önce rehne başvurma zorunluluğu kuralı burada geçerli değildir. Alacaklı talep ederse bu yola da başvurabilir. (İİK m.167)
Madde 167 –Alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senete müstenit olan alacaklı, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile, bu bölümdeki hususi usullere göre haciz yolu ile veya borçlu iflasa tabi şahıslardan ise iflas yolu ile takipte bulunabilir
Takip Talebi
Takip talebi alacaklı tarafından genel takip yolundaki iflasla aynı şekilde doldurulur. Tek farkı takip talebine borcun dayandığı kambiyo senedinin aslının ve borçlu kadar örneğinin de eklenmesidir. Alacaklı senedi ekledikten sonra takip talebini yazılı veya sözlü bir şekilde icra dairesine verir. (İİK m.167/2)
İİK m.167/2-Alacaklı, takip talebinde 58 inci maddedeki hususlardan başka iflasa tabi borçlusu aleyhine haciz ve iflas yollarından hangisini istediğini bildirmeğe ve takip talebine kambiyo senedinin aslını ve borçlu adedi kadar tasdikli örneğini eklemeğe mecburdur
Ödeme Emri
Takip talebiyle birlikte senedi alan icra müdürü senedin kambiyo senedi olup olmadığını, vadesinin gelip gelmediğini incelemek zorundadır. İcra Müdürü takibin ve senedin usulüne uygun olduğunu tespit ederse borçluya teslim edilmek üzere ödeme emri düzenleyip tebliğe çıkartır.(İİK m.171/1)
Madde 171 –İcra memuru, senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir.
Takibin Kesinleşmesi
Ödeme emrini teslim alan borçlu süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmezse takip kesinleşmiş olur.
Eğer borçlu ödeme emrine itiraz etmek isterse kendisine tebliğden itibaren BEŞ GÜN içinde icra dairesine bildirmelidir. İtiraz alacaklı sayısından bir fazla sayıda dilekçeyle yapılmaktadır. (İİK m.172)
Madde 172 –Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek istiyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur
İflas Davası
Alacaklı Borçlu eğer süresi içinde borcunu ödememiş, ödeme emrine itiraz etmemiş ve takip kesinleşmişse ya da borçlunun ödeme emrine itiraz etmişse itirazın kaldırılması için bu yola başvurur. Alacaklı açacağı bu davada iki istemde bulunur:
- Borçlunun şikayetini/itirazını kaldırıp takibe devam etmek
- Borçlunun iflasına karar verilmesi
İflas davası, genel iflas yolu hükümlerine göre incelenip karara bağlanır. (İİK m.174-175-176,157-158)
Av. Ahmet EKİN/ Stj. Av. Mervenur ÖZKAN