Fiili Taşıyıcı ve Fiili Taşıyıcının Sorumluluğu
Türk Ticaret Kanunu, üç maddede fiili taşıyan kavramına ve onun sorumluluğuna ilişkin hükümler koymuştur.
- Eşya taşımalarına ilişkin “Fiili taşıyıcı” başlıklı m. 888,
- Deniz yoluyla eşya taşımalarına ilişkin “Fiili taşıyanın sorumluluğu” başlıklı m. 1191,
- Deniz yoluyla yolcu taşımalarına ilişkin yine “Fiili taşıyanın sorumluluğu” başlıklı m. 1257.
Eşya taşımalar açısından ilgili hüküm olan TTK m. 888’de fiili taşıyıcı tanımına yer verilmemiştir. Bununla birlikte, TTK’da fiili taşıyıcıyı tanımlayan madde TTK m. 1248 olup söz konusu maddeye göre, “Fiilî taşıyan, taşıyandan farklı bir kişi olup, bir geminin maliki, kiracısı veya işleteni olarak, taşımanın tamamını veya bir kısmını fiilen gerçekleştiren kişidir.”
Deniz taşımalarına ilişkin bu tanımla birlikte, tüm taşımalar bakımından fiili taşıyıcı, asıl taşıyıcının üstlendiği taşımayı, tamamen veya kısmen fiili olarak gerçekleştiren, asıl taşıma sözleşmesine taraf olmayıp, asıl taşıyıcı veya alt taşıyıcı ile taşıma konusunda sözleşme yapan taşıyıcı olarak tarif edilebilir.
Fiili Taşıyıcı Sayılan Taşıyıcılar Kimlerdir?
Fiili taşıyıcı olabilecek taşıyıcılar, yaptığımız tanım kapsamında;
- Alt taşıyıcılar ve
- Müteakip taşıyıcılardan oluşmaktadır.
Taşımanın ifasının kısmen veya tamamen kendisine bırakıldığı kişiler içinde, eşyanın taşınmasının bir sözleşme ile kendisine bırakılanlar alt taşıyıcı olarak nitelendirilirler.
Taşıyıcının kendi nam ve hesabına üstlendiği taşıma işini şahsen yerine getirmeyip, kendi adına ve hesabına yapacağı başka taşıma sözleşmeleri ile alt taşıyıcılara devretme hakkı bulunmaktadır.
Bir taşıma sözleşmesini gönderenle yapan taşıyıcının taşıma işinin farklı taşıma aracıyla yerine getiren farklı taşıyıcılara bırakması ve bunların birbiri ardınca taşımayı gerçekleştirmeleri halinde müteakip taşımadan söz edilir.
Müteakip taşımada, taşıyıcıların her biri gönderen veya yolcu ile akdedilmiş asıl taşıma sözleşmesinden doğan taşıma işini ve eşyayı koruma borcunu yükümlenmektedirler.
Alt Taşıyıcı ile Müteakip Taşıma Arasındaki Fark Nedir?
Alt taşıyıcı ile müteakip taşıyıcı arasındaki fark, müteakip taşımada gönderenin birbirini takip eden taşıma sözleşmelerinden haberdar olduğu, taşımanın taraflarca tek bir işlem olarak kabul edildiği ve taşımanın zaman ve mekân olarak ayrılmış birbirini takip eden taşıma sözleşmeleri içerdiğidir.
Kısacası taşıma sözleşmesinin yapıldığı gönderen veya yolcunun müteakip taşıyıcıların varlığını bilmesi ile müteakip taşıma oluşur. Alt taşımadan müteakip taşımayı ayıran ayıran özellik bu durumdur.
Fiili Taşıyıcının Sorumluluğunun Hukuki Niteliği
Fiili taşıyıcının sorumluluğu, akdi taşıyıcının taşıma sözleşmesinden doğan sorumluluğuna dayanmaktadır.
Fiili taşıyıcının sorumluluğu, akdi taşıyıcının sorumluluğuna dayalı olsa da, aynı zamanda taşıma sözleşmesine bağlı olmayan, ya kanun ya da uluslararası konvansiyondaki hükme bağlı olarak doğan, sözleşmeye yabancı üçüncü kişinin sorumluluğu niteliğindedir.
Fiili taşıyıcının sorumlu olabilmesi için sadece eşyayı koruma borcunun üstlenilmesi yetmez. Aynı zamanda zararın fiili taşıyıcının taşımayı gerçekleştirmesi esnasında meydana gelmesi gerekir.
Eşya Taşımalarında Fiili Taşıyıcının Sorumluluğu
Türk Ticaret Kanunu m. 850 ile 930 arasında düzenlenen “Taşıma İşleri” başlıklı dördüncü kitaptaki hükümler, 852. maddesine göre, deniz, demir ve hava yoluyla taşıma ile posta idaresine ilişkin özel hükümler haricinde her türlü taşıma işine uygulanır niteliktedir.
Fiili taşıyıcı başlıklı Türk Ticaret Kanunu’nun 888. maddesinde, “Taşıma, kısmen veya tamamen üçüncü bir kişi olan fiilî taşıyıcı tarafından yerine getirilirse, bu kişi eşyanın zıyaı, hasarı veya gecikmesi nedeniyle kendisi tarafından yapılan taşıma sırasında ortaya çıkan zarardan asıl taşıyıcı gibi sorumludur” denmiştir.
Fiili taşıyıcının buradaki sorumluluğu TTK m.875’de belirtilen zıya, hasar ve gecikme sorumluluğu olup, zararın taşıma sözleşmesinin ifa edilmemiş olması halinde, taşıma senedindeki bir kayda aykırılıkla veya verilen bir talimatın ifası sırasında meydana gelmiş olması gerekmez.
Fiili taşıyıcının sorumluluğu, TTK m.875 uyarınca taşınmak üzere eşyayı teslim aldığı andan itibaren başlar ve eşyayı başka bir taşıyıcıya veya gönderilene teslim ettiği anda sona erer. Fiili taşıyanın bu sorumluluğu, kanundan doğan bir sorumluluk niteliğindedir.
Asıl taşıyıcı ve fiili taşıyıcı yapılan taşımadan müteselsilen sorumludur.
Fiili Taşıyıcının Sorumluluğunun Sınırlanması
Fiili taşıyıcının sorumluluğu, akdi taşıyıcının TTK m.882’de belirlendiği üzere gönderilen eşyanın brüt ağırlığının kilogramı başına 8,33 Özel çekme hakkı (ÖÇH) ile sınırlıdır.
Akdi taşıyıcının sorumluluğu genişleten anlaşmaları gönderen ve gönderilenle yapması mümkündür. Ancak bu fiilî taşıyıcı açısından hüküm ifade etmez. TTK m.888/1, bu sözleşmelerin fiilî taşıyıcı tarafından yazılı beyanla kabul edilmesi halinde hüküm ifade edeceği şartı getirilmiştir.
Dolayısıyla fiilî taşıyıcı, sorumluluğun genişletilmesini yazılı olarak kabul etmediği sürece eşyanın kilogramı başına 8,33 ÖÇH hakkı ile sınırlı sorumluluğu devam eder ve sorumluluğun genişletilmiş olduğu ona karşı ileri sürülemez.
Fiili Taşıyıcının Sorumluluktan Kurtulması
Fiili taşıyıcının sorumluluktan kurtulabilmesi bakımından m. 888/2 bir hüküm sevk etmiştir.
Buna göre, fiili taşıyıcı, taşıma sözleşmesinden doğan, asıl taşıyıcıya ait bütün def’ileri ileri sürebilir.
Bunun yanında fiili taşıyıcının kendi taşıması sırasında eşyanın zarara uğramadığını ileri sürmesi ve ispatlaması mümkündür. Fiili taşıyıcıya burada tanınan savunma imkânı, kendi savunmaları yanında ona sağlanmış bir ek savunma vasıtası niteliğindedir.
Asıl taşıyıcının ileri sürülebileceği savunma imkânlarını fiili taşıyıcı da ileri sürebilmekte ve sadece onun lehine bir durum meydana getirmektedir.
Stj. Av. Mehmet Can CİVAN & Av. Ahmet EKİN