Dava Nedir? Dava Çeşitleri Nelerdir?
Dava Hakkı;
Hak sahibi talebi sonuç vermediğinde veya talepte bulunmanın kendisine fayda sağlamayacağını düşündüğü takdirde hakkının korunması için yargı yoluna başvurabilir. Hak sahibinin bu yetkisine dava hakkı denir.
Davanın Tarafları Kimlerdir?
Davanın tarafları davacı ve davalıdır. Dava açan kişiye davacı; aleyhine dava açılan kişiye ise davalı denir.
Dava Çeşitleri Nelerdir?
Mahkemelerin taraflar arsındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yürüttüğü dava faaliyetine çekişmeli yargı ya da nizalı kaza denir.
Mahkemelerin dava dışındaki kişinin ergin kılınması, gaipliğe karar verilmesi, evlenmeye izin verilmesi gibi faaliyetlerine çekişmesiz yargı ya da nizasız kaza denilmektedir.
Eda Davası Nedir?
Eda davaları, davacının, davalının bir şeyi yapmaya, vermeye veya yapmamaya mahkum edilmesini talep ettiği davalardır. Eğer eda davası bir zararın tazmini talebini içeriyorsa tazminat davası adını alır.
Eda yargılaması neticesinde hakim davacıyı haklı bulursa davalıyı bir edaya mahkum eder. Eda ilamının unsurları şu şekildedir:
- Davanın dayandığı hak veya hukuki ilişkinin tespiti,
- İstenilen edanın yerine getirilmesi için davalı yönlendirilmiş emir.
Eda hükmünü rızası ile yerine getirmeyen davalı karşı cebri icra yoluna başvurulur.
Tespit Davası Nedir?
Tespit davaları bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığını tespit eden davalardır. Bir hukuki ilkinin varlığının tespiti isteniyorsa olumlu menfi tespit; bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının tespiti isteniyorsa olumsuz (menfi) tespit davası adını alır.
Tespit davası açacak davacının hukuki yararının bulunması gerekmektedir. Davacı hukuki koruma ihtiyacını başka yollarla giderebiliyorsa tespit davası açmasında menfaati bulunmamaktadır. Kural olarak eda davası açılabilen hallerde tespit davası açılamaz. Ancak bazı istisnai hallerde eda davası açma imkanı olduğu halde tespit davası açılabilir.
Maddi vakıalar tek başına tespit davasının konusu olamaz. Tespit davası bir hukuki ilişkinin veya hakkın mevcut olup olmadığının tespiti için açılabilir.
Tespit davası sonucunda verilen tespit hükmü yalnızca dava konusu durumu ortaya koyar. Tespit kararları cebren icra edilemez. Tespit kararları ileride çıkabilecek uyuşmazlıklar için kesin delil niteliğindedir.
Yenilik Doğuran Dava Nedir?
Yenilik doğuran davalar yalnızca mahkemeye başvurarak kullanılabilen yenilik doğuran hakların kullanılması niteliğindeki davalardır.
Yenilik doğuran dava neticesinde verilen kararlara yenilik doğuran karar denir.
Yenilik doğuran kararlar herkese karşı ileri sürülebilir. Ancak ölüme bağlı tasarrufların iptali ve tenkisi kararları yalnızca tarafları için etkilidir.
Yenilik doğuran kararlar kural geçmişe etkili değildir. Ancak nesebin reddi kararı geçmişe etkilidir.
Davaya Karşı Savunma İmkanları Nelerdir?
Eğer davalı davacının davası kabul ederse bazı istisnai haller dışında dava davacının lehine sonuçlanır. Ancak bazı hallerde tarafların anlaşması veya davalının kabulü yeterli değildir. Örneğin evliliğin butlanı ve nesebin reddi davalarında tarafların anlaşması hakimi bağlamaz.
Davalı davacının dayandığı olguların doğru olmadığını veya ileri sürülen olguların davayı haklı kılmayacağını ileri sürebilir. Davalı başka hukuki esas ve olgulara dayanarak da kendisini savunabilir.
Davalının davacının dayandığı olguların doğru olmadığını beyan etmesine inkar denir. Davalının ileri sürülen olguların doğru olmakla birlikte davayı haklı kılmayacağını ileri sürmesine dava sebebinin inkarı veya dava sebebinin yetersizliği savunması denir.
Davalı, davacının ileri sürdüğü olgular ve dava sebebini inkar etmeyerek savunmasını yeni olgu ve hukuki sebeplere dayandırabilir. Bu savunmanın temeli usul hukuku olabileceği gibi maddi hukuk da olabilir. Maddi hukuka dayanan savunma imkanları itiraz ve def’i olarak ikiye ayrılmaktadır.
İtiraz Nedir?
İtiraz bir hakkın doğumunu engelleyen ya da hakkı sonlandıran olguların ileri sürülmesidir.
Davanın temelini oluşturan bir hukuki işlemin geçersizliğini gerektiren bir sebebin ileri sürülmesi hakkın doğmadığı yönünde bir itirazdır. Hak düşürücü sürenin geçtiği için davanın temelini oluşturan hakkın sona erdiği veya borcun ödenmesi sebebiyle davacının alacağının bulunmadığına dair itirazlar hakkın sona erdiğine dair itirazlardır.
Davalı tarafından ileri sürülmeyen itirazlar dava dosyasından anlaşılıyorsa hakim tarafından re’sen nazara alınır. Ancak hakim dava dosyasından anlaşılmayan bir hususu re’sen araştıramaz.
Def’i Nedir?
Def’i davalının borçlu bulunduğu edimi özel bir sebebe dayanarak yerine getirmekten kaçınmasına imkan veren savunma yoludur.
Def’ilerin en klasik örneği zamanaşımı def’idir. Bir borç zamanaşımına uğramışsa hak sona ermez ancak alacaklı borçluyu ifaya zorlayamaz.
Borçlu yargılama esnasında bir def’i ileri sürerse dava reddedilir ancak hakim def’ileri resen nazara alamaz.
Bazı def’iler borçluya sürekli olarak borcu ifa etmekten kaçınma imkanı sağlar bu def’ilere kesin def’iler denir ve zamanaşımı def’i örnek olarak gösterilebilir.
Bazı def’iler ise yalnızca geçici bir süreliğine borcu ifadan kaçınma imkanı verir. Bu def’iler geciktirici def’i olarak adlandırılır.
İspat Yükü Nedir?
Bir davanın kazanılması ya da kaybedilmesinde tarafların haklı olup olmaması tek başına etkili değildir. Önemli olan tarafların iddia ve savunmalarını ispatlayabilmeleridir. İspatlanamayan iddia ve savunmalar sonuca etki etmez. Bu nedenle davalarda ispat yükünün hangi taraf üzerinde olduğu önemlidir.
İspat, bir olgunun varlığı ya da yokluğu konusunda hakimi usule uygun şekilde ikna etmektir.
İspat yükü konusunda temel ilke “kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her birinin hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü” olmasıdır.
İspat Yüküne Dair İstisnai Haller:
- Hakim önünde ikrar edilen olguların ispatı gerekmez.
- Hayatın olağan akışına uygun olguların ispatı gerekmez.
- Herkesçe bilinen olguların ispatı gerekmez.
- Kanuni bir faraziyeye veya karineye dayanan kimse bunun kapsamına giren konuda ispat yükünden kurtulur.
- Kanunun ispat yükünü özel olarak belirlediği hallerde bu hükümlerde yer alan esaslar uygulanır.
- İddiasını resmi senet ve sicile dayandıran kimse ispat yükünü yerine getirmiş olur.
Stj. Av. Atike KARAMAN & Av. Ahmet EKİN