Ceza Muhakemesi HukukuGenel

Ceza Muhakemesinde Temyiz Kanun Yolu

Temyiz, bölge adliye mahkemelerinin bozma dışındaki hükümleri için başvurulabilecek bir kanun yoludur.

Temyize Konu Olabilecek  Kararlar

Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri temyiz edilebilir. (CMK m. 286/1)

Fakat bozma dışındaki kararların tamamı bakımından temyize başvurulamaz, bazı kararlar temyize kapalıdır. Bu kararlar ise şöyledir;

  • İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları.
  • İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararları,
  • Hapis cezasından çevrilen seçenek yaptırımlara ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen; seçenek yaptırımlara ilişkin her türlü kararlar ve istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar.
  • İlk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı iki yıla kadar (iki yıl dâhil) hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adlî para cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararlar. Fakat ilk defa bölge adliye mahkemesi tarafından verilen ve verildiği anda kesinleşmeyen mahkumiyet kararlarına karşı temyize gidilebilir.
  • Adlî para cezasını gerektiren suçlarda ilk derece mahkemelerinden verilen hükümlere ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları.
  • Sadece eşya veya kazanç müsaderesine veya bunlara yer olmadığına ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararları.
  • On yıl veya daha az hapis cezasını veya adlî para cezasını gerektiren suçlardan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararları.
  • Davanın düşmesine, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen bu tür kararlar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar.

Temyize Kapalı Kararların İstisnaları

Yukarıda sayılan kararların aşağıdaki suçlar hakkında olması halinde bu kararlar temyiz edilebilir. Bu suçlar ise şöyledir;

  • Türk Ceza Kanununda yer alan;
    • Hakaret (madde 125, üçüncü fıkra),
    • Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit (madde 213),
    • Suç işlemeye tahrik (madde 214),
    • Suçu ve suçluyu övme (madde 215), 
    • Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama (madde 216),
    • Kanunlara uymamaya tahrik (madde 217),
    • Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma (madde 217/A), 
    • Cumhurbaşkanına hakaret (madde 299), 
    • Devletin egemenlik alametlerini aşağılama (madde 300), 
    • Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama (madde 301), 
    • Silâhlı örgüt (madde 314), 
    • Halkı askerlikten soğutma (madde 318), suçları.
  • Terörle Mücadele Kanununun 6 ncı maddesinin ikinci ve dördüncü fıkrası ile 7 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan suçlar. 
  • Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 28 inci maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesi ve 32 nci maddesinde yer alan suçlar.

Temyize Kapalı Kararların İstisnaları

Temyiz Sebepleri

Temyiz yoluna ancak hükmün hukuka aykırı olması sebebiyle gidilebilir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda hukuka aykırılık şöyle sayılmıştır;

  • Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır. (CMK m. 288) 
  • Sanığın yararına olan hukuk kurallarına aykırılık, sanık aleyhine hükmün bozdurulması için Cumhuriyet savcısına bir hak vermez.
  • Temyiz sebebi, ancak hükmün hukukî yönüne ilişkin olabilir. Maddi olayların denetimi temyiz denetimi kapsamına girmemektedir.
  • Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Cumhuriyet savcısı ise temyiz dilekçesinde, temyiz isteğinin sanığın yararına veya aleyhine olduğunu açıkça belirtmelidir.
  • Temyiz yoluna başvurulabilecek sebepler mutlak temyiz sebepleri ve nispi temyiz sebepleri olarak ikiye ayrılır.

Mutlak Temyiz Sebepleri

Mutlak temyiz sebepleri gerçekleştiği takdirde başka bir hususa bakılmadan hükmün bozulmasını gerektiren sebeplerdir. Bu sebeplere hukuka kesin aykırılık halleri de denir.

Mutlak temyiz sebepleri ise şöyledir;

  • Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması.
  • Hâkimlik görevini yapmaktan kanun gereğince yasaklanmış hâkimin hükme katılması.
  • Geçerli şüphe nedeniyle hakkında ret istemi öne sürülmüş olup da bu istem kabul olunduğu hâlde hâkimin hükme katılması veya bu istemin kanuna aykırı olarak reddedilip hâkimin hükme katılması. 
  • Mahkemenin kanuna aykırı olarak davaya bakmaya kendini görevli veya yetkili görmesi. 
  • Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken diğer kişilerin yokluğunda duruşma yapılması. 
  • Duruşmalı olarak verilen hükümde açıklık kuralının ihlâl edilmesi. g) Hükmün 230 uncu madde gereğince gerekçeyi içermemesi. 
  • Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının sınırlandırılmış olması. 
  • Hükmün hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delile dayanması

Nispi Temyiz Sebepleri

Mutlak temyiz sebeplerini dışında kalan ve son kararı etkilediğinden dolayı bozma için yeterli sayılan sebeplerdir. Bu sebeplerden dolayı hükmün bozulabilmesi için mutlaka mahkemenin son kararını etkilemiş olması gerekir. 

Temyiz Süresi

Temyiz başvurusu, hükmün gerekçesiyle birlikte tebliğ edildiği tarihten itibaren iki hafta içinde yapılmalıdır. Burada unutulmaması gereken, sürenin hükmün verilmesi ile değil gerekçeli kararın tebliğ edilmesi ile başlamasıdır.

Temyiz Usulü

Temyiz başvurusu hükmü veren mahkemeye bir dilekçe verilmesi veya zabıt kâtibine bir beyanda bulunulması suretiyle yapılır; beyan tutanağa geçirilir ve tutanak hâkime onaylattırılır. Başvuru yapıldıktan sonra ilk aşama kabul edilebilirlik incelemesidir.

Kabul Edilebilirlik İncelemesi

Temyiz istemi öncelikle kabul edilebilirlik incelemesine tabi olur.

Temyiz istemi, kanunî sürenin geçmesinden sonra yapılmış veya temyiz edilemeyecek bir hüküm temyiz edilmiş veya temyiz edenin buna hakkı yoksa, hükmü temyiz olunan bölge adliye veya ilk derece mahkemesi bir karar ile temyiz istemini reddeder. (CMK m. 296/1)

Temyiz eden, ret kararının kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtaydan bu hususta bir karar vermesini isteyebilir. Bu takdirde dosya Yargıtaya gönderilir. Ancak, bu nedenden dolayı hükmün infazı ertelenemez.

Dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca İncelenmesi

Hükmü veren bölge adliye mahkemesince reddedilmeyen temyiz istemine ilişkin dilekçesinin bir örneği karşı tarafa tebliğ olunur. Karşı taraf, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde yazılı olarak cevabını verebilir.

Cevap verildikten veya bunun için belirli süre bittikten sonra dava dosyası, bölge adliye mahkemesi tarafından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğname, hükmü temyiz etmeleri veya aleyhlerine sonuç doğurabilecek görüş içermesi hâlinde sanık veya müdafii ile katılan veya vekillerine ilgili dairesince tebliğ olunur. İlgili taraf tebliğden itibaren iki hafta içinde yazılı olarak cevap verebilir

Dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca İncelenmesi

Dosyanın İlgili Dairece İncelenmesi

Dosya , ilgili daireye gönderildikten sonra başkan tarafından görevlendirilen üye veya tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor üyelere açıklanır. Üyeler, ayrıca bizzat dosyayı incelerler. Bu hususlar gerçekleştikten sonra duruşma açılır.

Yargıtay incelemesi için dairelere gelen dosyalar bekletilmeksizin görev ve iş bölümü, temyiz kabiliyetinin bulunup bulunmadığı, temyiz isteminin süresi içinde olup olmadığı, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönlerinden ön incelemeye tabi tutulur.

On yıl veya daha fazla hapis cezasına ilişkin hükümlerde, Yargıtay, incelemelerini uygun görmesi halinde duruşma yoluyla yapabilir. Duruşma gününden sanığa, katılana, müdafi ve vekile haber verilir. Sanık, duruşmada hazır bulunabileceği gibi, kendisini bir müdafi ile de temsil ettirebilir. Sanık, tutuklu ise duruşmaya katılmak isteminde bulunamaz.

Duruşmada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı veya yerine görevlendirdiği Yargıtay Cumhuriyet savcısı, sanık, müdafii, katılan ve vekili iddia ve savunmalarını açıklar. Temyizi istemiş olan tarafa önce söz verilir. Her hâlde son söz sanığındır.

Temyiz Kararları

Yargıtay tarafından verilecek kararlar üçe ayrılmaktadır. Bu kararlar ise şöyledir;

  • Ret (Onama) Kararı,
  • Islah (Düzelterek Onama) Kararı,
  • Bozma Kararı.

Ret (Onama) Kararı

Bölge adliye mahkemesinin temyiz olunan hükmünün Yargıtayca hukuka uygun bulunması hâlinde temyiz isteminin esastan reddine karar verilir. Verilen karara ilişkin dosya ilk derece mahkemesine, kararın bir örneği ise bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verilir.

Islah (Düzelterek Onama) Kararı

Hükme esas olarak saptanan olaylara uygulanmasında hukuka aykırılıktan dolayı hüküm bozulmuş ise, bazı hâllerde Yargıtay davanın esasına hükmedebileceği gibi hükümdeki hukuka aykırılığı da düzeltebilir. Bu haller ise şöyledir;

  • Olayın daha ziyade aydınlanması gerekmeden beraate veya davanın düşmesine ya da alt ve üst sınırı olmayan sabit bir cezaya hükmolunması gerekirse. 
  • Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iddiasına uygun olarak sanığa kanunda yazılı cezanın en alt derecesini uygulamayı uygun görürse. 
  • Mahkemece sabit görülen suçun unsurları, niteliği ve cezası hükümde doğru gösterilmiş olduğu hâlde sadece kanunun madde numarası yanlış yazılmış ise. 
  • Hükümden sonra yürürlüğe giren kanun, suçun cezasını azaltmış ve mahkemece sanığa verilecek cezanın belirlenmesinde artırma sebebi kabul edilmemiş veya yeni bir kanun ile fiil suç olmaktan çıkarılmış ise birinci hâlde daha az bir cezanın hükmolunması ve ikinci hâlde hiç ceza hükmolunmaması gerekirse. 
  • Sanığın açıkça saptanmış olan doğum ve suç tarihlerine göre verilecek cezanın belirlenmesinde gerekli indirim yapılmamış veya yanlış indirim yapılmış ise. 
  • Artırma veya indirim sonucunda verilecek ceza süresi veya miktarının belirlenmesinde maddî hata yapılmış ise. 
  • Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesinde sayılan cezanın belirlenmesi sırasında sıralamanın gözetilmemesi yüzünden eksik veya fazla ceza verilmiş ise. 
  • Harçlar Kanunu ile yargılama giderlerine ilişkin hükümlere ve Avukatlık Kanununa göre düzenlenen ücret tarifesine aykırılık mevcutsa.

Bozma Kararı

Yargıtay, temyiz edilen hükmü, temyiz başvurusunda gösterilen, hükmü etkileyecek nitelikteki hukuka aykırılıklar nedeniyle bozar. Hüküm, temyiz dilekçesinde gösterilen sebeplerle bozulduğunda, dilekçede açıklanmış olmasa bile saptanan bütün diğer hukuka aykırılık hâlleri de ilâmda gösterilir.

Hükmün bozulmasına neden olan hukuka aykırılık, bu hükme esas olarak saptanan işlemlerden kaynaklanmış ise, bunlar da aynı zamanda bozulur.

Sirayet Etkisi Nedir?

Yargıtayca verilen bozma kararı, temyiz yoluna başvurmayan sanık yönünden de kesinleşmiş ise adaletsiz bir durumun ortaya çıkmasının engellenmesi için sirayet etkisi kabul edilmiştir.

Buna göre bozulan karar temyiz yoluna başvurmayan sanık lehine sonuçlar ortaya çıkarıyorsa bu sonuçlar temyiz yoluna başvurmayan sanık hakkında da uygulanır.

Sirayet Etkisi Nedir

Davaya Yeniden Bakacak Mahkemenin İşlemleri

Davaya yeniden bakacak mahkemenin işlemler Ceza Muhakemesi Kanunu’nda şöyle sayılmıştır;

  • Yargıtaydan verilen bozma kararı üzerine davaya yeniden bakacak bölge adliye veya ilk derece mahkemesi, ilgililere bozmaya karşı diyeceklerini sorar
  • Sanık, müdafii, katılan ve vekilinin dosyada varolan adreslerine de davetiye tebliğ olunamaması veya davetiye tebliğ olunmasına rağmen duruşmaya gelmemeleri nedeniyle bozmaya karşı beyanları saptanmamış olsa da duruşmaya devam edilerek dava yokluklarında bitirilebilir. Ancak, sanık hakkında verilecek ceza, bozmaya konu olan cezadan daha ağır ise, her hâlde dinlenmesi gerekir
  • Yargıtaydan verilen bozma kararına uyulması hâlinde ilk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı, istinaf veya temyiz sınırlarına bakılmaksızın sadece temyiz yoluna başvurulabilir.

Direnme Kararı

Yargıtaydan verilen bozma kararına bölge adliye veya ilk derece mahkemesinin direnme hakkı vardır. Direnme kararları, kararına direnilen Yargıtay dairesine gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir. Direnme üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı direnilemez. 

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Furkan DİLER

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu