Cinsel Taciz Suçu ve Cezası (TCK m.105)
Cinsel taciz suçu ve cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesinde düzenlenmiştir.
Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Cinsel Taciz Suçu Nedir?
Cinsel taciz kişinin cinsel dokunulmazlığına karşı suçtur. Bunlar kişinin ar ve haya duygularını inciten, cinsel ilişkinin itibarına zarar veren, insanda seksüel dürtüleri harekete geçiren muhatap olan erkek veya kadına yönelmiş cinsel güdü ve arzuları içeren fiillerdir.
Örneğin birisine kendisini sevdiğini söyleyerek sevişme veya yatma teklifinde bulunmak, sürekli evlilik teklifinde bulunmak, peşinde dolaşmak, takip etmek gibi.
Cinsel taciz suçunda çoğu zaman sözler hareketlere eşlik ederler. Hareketler ve söz atma kısa sürebileceği gibi uzun da sürebilir.
Cinsel taciz aynı zamanda mağdur üzerinde cinsel saldırı düzeyine ulaşmayan cinsel arzuları tahrik ve tatmin etmeye müsait olan hareketlerdir.
Kanunun 102 ve 103. maddelerinde düzenlenen sarkıntılık suçu ile cinsel tacizin sınırlarını belirlemek kolay değildir. Mağdur üzerinde kısa bir süre çoğu zaman cinsel sözcüklerle yapılan bedeni temas tarzında hareketler sarkıntılık, sadece cinsel sözler veya çok kısa hareketler veya her ikisi birlikte cinsel taciz sayılmalıdır.
Bu suçun koruduğu hukuki değer genel ahlak ve kişinin cinsel dokunulmazlığıdır. Korunan hukuki menfaat kişinin cinsel özgürlüğüdür. Cinsel dokunulmazlık daha önemli sayıldığı için cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar arasında yer almıştır.
Cinsel taciz suçunun faili ve mağduru herkes olabilir.
Suç çocuklara karşı da işlenebilir. Suçun eşlere karşı işlenmesi aksi görüşlerin bulunmasına rağmen teorik olarak mümkündür ancak ispat sorunu bulunmaktadır.
Cinsel Taciz Suçunun Maddi Unsuru
Cinsel yönden karşı tarafı rahatsız etmektir. Bunlar cinsel arzuları tatmin istemini ifade edebilecekleri gibi karşı cinsin cinsel dürtülerini de harekete geçirebilecek netice doğurmalıdırlar.
Kanunda hangi hareketlerin cinsel taciz olarak değerlendirileceği konusunda bir belirlilik olmaması kanunilik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle eleştirilmektedir. Bu durumun öğreti ve Yargıtay içtihatlarıyla doldurulmasını söyleyen yazarlar da vardır.
Cinsel dokunulmazlığı ihlal etmeyen cinsel amaçlı bütün davranışlar da bu kapsamda sayılmalıdır. Bu kapsamda suç serbest hareketli ve ani bir suçtur.
Aslında “bakmak” da ceza hukuku anlamında bir davranıştır. Fakat bir kimseye bakan diğer kimsenin hangi nedenle baktığı ve mağduru cinsel amaçlı olarak rahatsız etme amacı taşıyıp taşımadığının ispatı neredeyse imkânsız olduğundan, kanımızca sabit ve sürekli bir şekilde dahi olsa, başka davranışlarla desteklenmediği sürece yalnızca bakmak cinsel taciz suçuna vücut vermeye elverişli değildir. Yargıtay 765 sayılı TCK dönemine ilişkin olarak 2006 yılında verdiği bir kararında “mağduru takip edip, söz sarf etmeksizin bakmaktan ibaret eylemin sarkıntılık veya cinsel taciz suçunun unsurlarını taşımadığı” yönünde karar vermiştir. (Yar. 5. CD, E/K 4262-9924, T. 06.12.2006)
Cinsel taciz (karşı cins) mağdur üzerinde bir takım uyarıcı hareketler yapılması tarzında da olabilir.
Cinsel Taciz Suçunun Manevi Unsuru
Kasten işlenebilen bir suçtur. Genel kast yeterli değildir, özel kast aranmaktadır. Cinsel amaçlı hareket edilmelidir. Fail yaptığı hareketin kişinin cinsel dokunulmazlığına ar ve haya duygularına aykırı olduğunu bilmeli buna rağmen hareketi yapmalıdır.
Fail tarafından gerçekleştirilen tacizin, mağdur açısından rahatsız edici bir niteliğe sahip olması gerekmektedir. Söz konusu niteliğin bulunup bulunmadığının tespiti, fail ile mağdur arasındaki ilişkiye, mağdurun içinde bulunduğu sosyal ve psikolojik duruma, davranışların gerçekleştirildiği yere ya da zamana bakılarak yapılmalıdır.
Tamamen aynı davranış söz konusu olsa bile bu davranışın aralarında duygusal yakınlaşma olan iki kişi arasında olmasıyla iki yabancı arasında olmasının anlamı ve yorumu farklı olacaktır.
Cinsel Taciz Suçunun Cezası
Cinsel taciz suçunun temel şeklinde ceza üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasıdır. Fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde ceza 6 aydan 3 yıla kadar hapistir. Ağırlaştırıcı sebeplerin varlığı halinde ceza yarı oranında artırılır.
Mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.
Cinsel Taciz Suçunun Cezasını Artıran Sebepler
Cinsel taciz suçunun cezasını artıran sebepler şunlardır:
- Mağdurun çocuk olması ağırlatıcı sebeptir.(m.105/1 son cümle)
- Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi (m.105/2/a)
- Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi (m.105/2/b)
- Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi (m.105/2/c)
- Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi (m.105/2/d)
- Teşhir suretiyle işlenmesi halinde (m.105/2/e) ağırlatıcı sebepler oluşur.
Hayâsızca bir hareket olan teşhir söz konusu olduğunda Türk Ceza Kanunu 225. maddeden farklı olarak aleniyet zorunlu şart değildir. Fiil kapalı bir yerde de gerçekleştirilebilir. Ayrıca fiil bir kişiye yönelik olmalıdır. Oysa 225.madde herkese yöneliktir.
Maddenin son cümlesinde ise mağdurun; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış olması düzenlenmiştir. Burada netice sebebiyle ağırlaşmış bir suç söz konusudur (m.105/2/son cümle).
Cinsel taciz suçu şikâyete tabi bir suçtur.
Cinsel suçlarda vücut dokunulmazlığının ihlali kriterinin bulunması ve bedensel temas olmayan davranışların cinsel taciz olarak nitelendirilmesi, adil sonuçlar sağlamayacağı gerekçesi ile eleştirilmektedir.
Örneğin sanal ortamda çocuğun soyunmasını sağlayıp onu kameradan izlemesi ve bu arada kendini tatmin etmesi ve bunu çocuğa izlettirmesi cinsel taciz olarak cezalandırılmaktadır. Oysa fail aynı çocuğa “ne kadar tatlısın” diyerek yanağından makas alsaydı cinsel istismardan sorumlu olacaktı. Bu sebeple bu sonuç adil değildir denmektedir.
Ekin Hukuk Bürosu olarak; suçun mağduru veya faili olmanız halinde sürecin takibini gerçekleştirebiliriz. Ceza hukuku alanında uzman avukat kadromuzla görüşmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Av. Ahmet EKİN & Şevval Asude DOĞAN